Yüksel Başkanın mevcut arabesk yaklaşımı bırakıp böyle bir metodoloji izleyeceğini düşünmekse “kendimizi avutmak” ya da “polyannacılık oynamak” diye okunur sanıyorum.
Yazarımız Salih Çakır’ın Yüksel Başkanın yönetim modelini eleştirdiği Erzurum FK beraberliği sonrası kaleme aldığı yazı;
Yılport Samsunspor’un 3 puana çok yaklaştığı maçta yine önemli bir kayıp yaşadık. Dışarıdan bakıldığında, elimizden kayıp giden 2 puandan daha da fazlasını kaybediyor gibi görünüyoruz.
Bayram hoca strese girmiş olmalı…
Başkanın ve başkanın sahadaki elçisi Batu Kaplan’ın saha içerisine dahiliyeti otorite boşluğunun derinleşmesine yol açmışa benziyor.
Zaten yetkinliği sınırlı ve naif karakterli Bayram hoca böyle bir ortamda daha da strese girmiş olmalı ki, Altay maçında gösterdiği oyuna müdahale başarısını takip eden iki maçta tekrarlayamadı. Ayrıca oyun akışına dair hatalı değerlendirmeler yaptı.
Yüksel Başkanın yaklaşımı…
Penaltı atışı öncesinde Hasan ile Boldrin arasından yaşananları ve oyuncu değişikliğine yapılan başkan-Batu müdahalelerini vs dinledikçe de bu tespitlerimizin doğru olduğuna kanaat getirmek kolay oluyor.
Kayıp sezonlarımıza bir yenisi daha eklenmesin diye, çok gecikmeden, güçlü bir figürü futbolun başına, modern metotları benimsemiş bir ekibi de futbolcuların başına getirmek gerekiyor.
Kendimizi avutmak…
Vizyon sahibi (!) ve futbol alimi (!) Yüksel Başkanın mevcut arabesk yaklaşımı bırakıp böyle bir metodoloji izleyeceğini düşünmekse “kendimizi avutmak” ya da “polyannacılık oynamak” diye okunur sanıyorum.