Samsunspor üst üste iki maçta da ortaya koyduğu saha içi görüntüsü “Bir çözüm bulunması” gerektiğini gösteriyor.
Bursaspor mağlubiyeti sonrasında kötü oyunu unutturmak için sahaya çıkan Yılport Samsunspor, önceki haftalara göre birçok değişiklikle sahadaydı diyebiliriz.
Bursaspor maçındaki talihsizlikler, Boli’nin kesik yemesine neden oldu. Ali Ülgen’in yerine de bu karşılaşmada Balıkesirspor maçında olduğu gibi Alaaddin forma şansı buldu.
Kenardan Fofana ve Melih Okutan ile gelmek isterken ortada ise Tomane’nin rakibi sırtına almasıyla oluşan koridorlara Yasin’in attığı koşular ile sonuç almak isteyen bir Yılport Samsunspor görüntüsü vardı sahada.
Yasin’in ortada kullanılmasının sebebi, Tomane’nin tek forvet oynadığında topla buluşmalarında genellikle yalnız kalması ve top kayıplarının yaşanmasından dolayı, hücumların tamamlanamayışıydı. Bu anlayış mantıken doğru gibi gözükse de Yasin’in saman alevi gibi parlayan performanslar vermesi, Samsunspor’u hücumda istikrarsız bir görüntüye doğru iten sebepler arasında diyebiliriz.
Savicevic olsa…
Aslında o mevkide daha yaratıcı, anahtar paslar atabilen ve oyunu görüşü daha geniş olan sağlıklı bir Savicevic olsa hücumda daha çok yönlü bir takım haline gelebilir Yılport Samsunspor.
Mehmet Altıparmak’ın maç öncesi konuşmalarında bir sözüne takıldım.
“Her takım artık kendi oyun planını oturtmaya başladı”
Bu sözüne rağmen Yılport Samsunspor’un kadrosunda sürekli değişimlerin yaşanması ve as kadronun hala oturmamış olması gerçekten üzücü.
İlk yarıda Bursaspor maçının kopyasına benzer bir oyun vardı sahada. Yine coşkusuz bir oyun ve şans eseri gelen bir gol. Tek fark, bu sefer golün biraz daha organize görüntüsü ve Samsunsporlu oyuncunun ayağından gelmiş olmasıydı.
Ancak daha gole sevinemeden Gençlerbirliği’nin adam paylaşımı ve Berk’in tuttuğu rakibi karşısında kuvvetsiz görüntüsünden faydalanması ile bulduğu gol, devrenin beraberlikle tamamlanmasına neden oldu.
Samsunspor amatörce hata yaptı
İkinci yarıda Cihan’ın oyuna girmesiyle ataklarını sıklaştıran ve daha coşkulu bir oyun ortaya koyan Yılport Samsunspor daha istekli bir görüntü vermiş olsa da, yine geriye dönüşlerde Bursaspor maçındaki gibi sıkıntılar yaşadı.
Ancak bu sorundan daha da kötü olan şey ise Samsunspor’un köşe vuruşu sonrasında yediği ikinci goldeki adam paylaşımı.
Bu amatörce yapılan hata bir oyuncudan kaynaklansa, cezayı ona kesebilirsiniz.
Fakat bu durum bir kere değil birkaç defa yaşanıyorsa, takımınızın ciddi anlamda bir duran top zaafı var demektir. Bu konuda Mehmet Altıparmak’ın takıma özellikle çalışmalar yaptıracağını umut ediyorum.
Bu gol sonrasında iyice gardı düşen Yılport Samsunspor, kötü oyunun devamında daha da dağınık bir görüntü sergiledi. Gençlerbirliği’nin üçü hatta dördü bulması içten bile değildi.
O sıralarda takımı ayakta tutan Aykut’u kutlamak gerek.
Bugünkü oyun sonrasında Samsunspor’un bulduğu ikinci gol ve bir puan bana göre şanstan öte bir şey değil.
Samsunspor güle oynaya galip gelir denen maçta, son dakikada bulduğu gol ile bir puanı maalesef zor kurtardı.
Son söz;
Samsunspor’un öncelikle stoper sorununa bir çözüm bulması gerekiyor. Recep Burak konusunda hiçbir zaman olumsuz olmadım. Yanında daha komutan rolde bir stoper ile çok daha iyi bir performans göstereceğini düşünüyorum.
Ancak mevcut kadro itibariyle Mehmet Altıparmak ya kadro içerisinden birisini Recep’le birlikte kullanacak, ya da önümüzdeki haftalarda en azından devreye kadar Boli ile devam edecek.
Diğer bir konu ise Yılport Samsunspor’un tahmin edilebilir ve önlem alınabilir bir takım olması. Rakipler o kadar Yılport Samsunspor’un ne yapacağını biliyor ki, haliyle önlemi de kolayca alabiliyorlar.
Yılport Samsunspor bu oyun anlayışını sürdürdüğü takdirde ligden düşmemeye oynayan ve sürekli kapanan takımları açmada sorun yaşayacakmış gibi gözüküyor. Mehmet Altıparmak’ın bu kayıpları önlemesi için bir formül bulması şart.
Yoksa önümüzdeki haftalarda takım daha fazla puan kayıpları ile mental anlamda da düşerse, durum maalesef işin içinden çıkılmayacak bir hal alabilir.
