Samsun’un Çarşamba ilçesinde görev yapan matematik öğretmeni Deniz Yavuz, derslerini oyunlarla işliyor.
Mithat Yılmaz Ortaokulunda görev yapan Yavuz, öğrencilerinin matematik dersine katılımını artırmak için “Oyunumdan Matematik Çıktı” ve “Matematik Dünyasına Yolculuk” projelerini hazırladı.
“Matematik Dünyasına Yolculuk” projesiyle önce öğrencilerine matematiğin tarihsel yolculuğunu eğlenceli dille anlatan Yavuz, “Oyunumdan Matematik Çıktı” projesiyle ise oyun taşlarını veya pullarını belirli kurallar çerçevesinde hareket ettirmek suretiyle oynanan, kutu oyunlarına benzeyen matematik içerikli oyunlar geliştirdi.
Deniz Yavuz, 13 yıllık öğretmen olduğunu, derslerde karşılaştığı en önemli sorunun öğrencilerin “matematik korkusu” olduğunu söyledi.
Problem çözmede başarısız olan öğrencilerde zaman içinde bu derse karşı ön yargı oluştuğunu ve “Ben yapamam” düşüncesinin geliştiğini anlatan Yavuz, önceliğinin bu ön yargıyı kırmak olduğunu ifade etti.
Yavuz, “Öğrencilerin bu dersi sevmediklerini gördüm. Kendilerinin bunu yapabileceklerine dair inançlarının az olduğunu gözlemledim. ‘Ben zaten yapamam’ diye matematiği terk ediyorlar ve bir daha yapmak için çaba sarf etmiyorlar. Bu da ortaokula gelmiş bir öğrencinin kendisini kapattığı için en temel konuları bilmemesi gibi sorunlara neden oluyor” dedi.
Öğretmen Deniz Yavuz, “Tüm öğrencilerimiz derslere etkin katılsın diye oyunlar tasarlıyoruz ve oyunlarla dersi öğretmeye çalışıyoruz” dedi.
Derslere öğrencilerin ilgisini çekmek için önce matematiğin tarihini anlattığını belirten Yavuz, “Matematik Dünyasına Yolculuk projemiz var. Bununla çocuklar konuya girmeden önce bu dersin tarihini anlatmaya çalışıyorum. Örneğin kesirlere başladık. Kesirler ilk nerede kullanılmış? Bunu kimler daha önce kullanmış? Bunu ilk nasıl oluşturmuşlar? Her konuyla ilgili tarihsel süreçleri ya da matematikçilerin yaşadığı ilgi çekici hikayeler anlatarak öğrencilerin o konuya ilgilerini arttırmaya çalışıyorum” diye konuştu.
Proje kapsamında, ekranlardaki “Aileler Yarışıyor” gibi yarışmaları derse uyarladığını, matematik içerikli kutu oyunları oynadıklarını anlatan Yavuz, şöyle devam etti:
“Tüm öğrencilerimiz derslere etkin katılsın diye oyunlar tasarlıyoruz ve oyunlarla dersi öğretmeye çalışıyoruz. Mesela bir dersi işledikten sonra konuları yazıp pratik yapabiliriz. Ya da bir fotokopi kağıdı verip üstünden pratik yapabiliriz. Ben aynı soruları oyunun içine yazıyorum oyunun içinde pratik yapıyoruz. Ya da bir konu sonunda değerlendirme yapacaksam oyunla yapıyorum. Öğrenciler o soruya cevap verebiliyorlar mı veremiyorlar mı görüyorum ve geri dönüş veriyorum. Bunu dersimize daha çok katılım olsun ve daha kolay öğrenilsin diye yapıyoruz.
Örneğin, tombala ondalık sayı yazan tombala kartları dağıtıyorum, çektiği taşlarda kesir yazıyor. Kartta karşılığını bulan kapatıyor. Yine konumuz şu anda kesirler olduğu için kesir çeşitlerinden örnekleri kağıtlarına yazıyoruz.
Kesir yazılı kağıtları yere yapıştırıp her kağıdın üstünde bir öğrenci olacak şekilde daire oluşturuyoruz. Ebe, basit kesirler derse sadece basit kesir olan kağıtta duran çocuklar yer değiştiriyor ya da bileşik kesir derse sadece bileşik kesirler kendi arasında yer değiştiriyor ebe de bu sırada kendine yer bulmaya çalışıyor.”
‘Güzel geri dönüşler alıyorum’
Eğlenerek öğrenen çocuklarda bu dersin bilgisinin kalıcı olduğunu vurgulayan Yavuz, şunları kaydetti:
“Öğrenmeyi artırarak öğrenilen bilgeleri kalıcı hale getirmeyi amaçlıyorum. Güzel geri dönüşler alıyorum. Derste yazmak istemeyen öğrencilerim artık yazıyorlar. İşlemler yapmaya çalışıyorlar. Kendilerini kapattıkları sıfır noktasından en azından bir ileri aşamaya geçtiler. ‘Biz bunu yapabiliriz’ düşüncesi kafalarına yerleşti. Bu iki ay içinde oluştu. Bu benim için çok olumlu bir sonuçtu. Bu psikolojik bir şey olduğu için süreç istiyor. Süreç içinde etkileşimimiz sürdüğü sürece daha çok gelişeceğini düşünüyorum.”
‘Artık matematik dersini seviyorum’
Beşinci sınıf öğrencisi Görkem Keskinsoy, bu dersi önceden sevmediğini ancak öğretmeninin yöntemleriyle sevmeye başladığını belirterek, “Artık seviyorum, özen gösteriyorum. Öğretmenimi de seviyorum” dedi.
Öğrencilerden Ece Özbek de artık bu derse severek girdiğini söyleyerek, “Oyunlarla matematiğimi ilerlettim. Önceden matematik dersine hiç katılmıyordum, derslerim çok kötüydü ama şimdi derslerimde ilerleme kaydettim” ifadelerini kullandı.
