Her insan işi, okulu, ailesel problemleri, sağlık sorunları sebebiyle kaygı duygusunu yaşayabilir. Kaygı duyduğumuz anlarda gergin olmamız, titrememiz veya terlememiz, çarpıntı hissetmemiz vücudumuzun verdiği doğal tepkilerdir.
Kaygı bozukluğu (anksiyete) ise hissettiğimiz anksiyete aşırı derecede ve devamlı olarak hissedildiği, hayatımızı etkileyen bir rahatsızlıktır. Ondokuz Mayıs Üniversitesi Tıp Fakültesi Ruh Sağlığı Anabilim Dalı öğretim üyesi Prof.Dr. Hatice Güz, bu rahatsızlığın belirtileri ve tedavisine yönelik açıklamalarda bulundu.
Yaşamın bir parçası olan bu rahatsızlığın, uygun şiddette olduğunda hedeflerimize ulaşmamızı sağlayabilirken, aşırı olduğunda iş ve sosyal yaşamı zorlaştırabiliyor.
Kadınlarda ve yoğun stres altında olanlarda anksiyete bozukluğunun daha sık izlendiği görülürken, ilaç ve psikoterapinin yanı sıra düzenli spor ve aktiviteler de belirtilerinin azalmasına katkı sağlıyor.
Kaygı Bozukluğu türleri
Bizim Kanaldaa Youtube kanalında yayınlanan Sağlıklı Yaşam programına konuk olan Prof.Dr. Güz, bu rahatsızlığın türlerini de anlattı. Tedavi yöntemlerinden söz etti. Bu rahatsızlığı atlatan bir kişi tekrar aynı hastalıkla karşı karşıya kalabilir mi?
Anksiyete kimlerde görülür, nasıl ortaya çıkar, neden olur tüm bu soruların cevaplarını programda yanıt buldu.