Futbolda çalışmak, teknik-taktik bilgi, yetenek kadar önemli bir kavram güven, sabır ve birliktelik. Bunu sağlayamadığınız da sonuç bazen istediğiniz gibi olmayabilir.
Futbolda, güven, sabır ve birliktelik üzerinden 2020-2021 sezonunu Yılport Samsunspor açısından değerlendiren Gazeteci Murat Sandıkçı, farklı bir bakış açısıyla süreci kaleme aldı.
Bir ara sosyal medyada ‘Nasıl başladı / Nasıl bitti?’ akımı vardı. Samsunspor’un geride kalan sezonunu değerlendirirken; herhangi bir olayın başlangıç aşaması ve bitiş sürecinin paylaşıldığı bu akımı Ertuğrul Sağlam’a da uyarlamalı.
Nasıl başladı ?
Hatırlayalım o süreci. Üzerinden unutulacak kadar çok zaman geçmiş değil. İrfan Buz istifa etmişti, altyapıdan Recep Sermet Boyar, emanetçi olarak takımı çalıştırıyordu. Üstelik Samsunspor FK’nın iki ortağı Yüksel Yıldırım ile İsmail Uyanık arasında ipler kopmuştu. Samsunspor, o sancılı günlerde Manisa FK’nın 6 puan gerisine düşmüştü.
Samsunspor Başkanı Yüksel Yıldırım, İsmail Uyanık’ın ayrılışının ardından Avrupa standartlarında bir yönetim modeli, ulusal değil uluslararası düzeyde başarı üreteceklerini belirtti. Ortaya iddia koydu. Bütün bu hedeflere de Süper Lig’de şampiyonluk yaşamış bir teknik direktörle ulaşacağını anlattı.

Ve tarihler 19 Kasım 2019’u gösterirken, büyük bir iddiayla, heyecanla, görkemli imza töreniyle ve 5 yıl süreli uzun bir kontratla Ertuğrul Sağlam Nuri Asan Tesisleri’ne adımını attı. Böyle başlamıştı Samsunspor’da Ertuğrul Sağlam’ın hikayesi.
Büyük başarılar için temel atıldığından, önce Süper Lig şampiyonluğu ardından Avrupa ve Şampiyonlar Ligi hedeflerinden söz edilirken, Ertuğrul Sağlam o gün imza töreninde şunları söylemişti;
“Bugün burada güzel geçecek bir tarihin ilk sayfasını yazıyoruz. Samsunspor’un Süper Lig’in 6. şampiyonu olması için buradayım. (O gün Başakşehir FK Süper Lig’de henüz şampiyon olmamıştı.) Bu bir meydan okumadır. Birbirimize güveneceğiz, sabredeceğiz, çok çalışıp birlikte başaracağız…”
Kaos ortamı içinde beklentileri karşılayamayan futbolcu topluluğunun başına geçen Ertuğrul Sağlam, önce takımı toparladı, sonra ayağa kaldırdı, sezon sonunda da hedefe ulaştırdı. Samsunspor TFF 2.Lig ile vedalaştı ve TFF 1.Lig’e yükseldi.
Yüksel Yıldırım; o günlerde katıldığı TV programında, “Ertuğrul Sağlam çok başarılı ve başarıya aç. Bunu bilerek Samsunspor’a getirdik. Ertuğrul hocamızı Samsunspor’un CEO’su yapmayı düşünüyorum” demişti.
Nasıl bitti?
Ancak bütün o demeçler anılarda kaldı. Önce normal sezon, sonra Play-Off hayal kırıklığıyla sonuçlanınca, ‘Samsunspor’un Ferguson’u olacak’ diye lanse edilen Ertuğrul Sağlam bir anda ‘istenmeyen adam’ haline geldi.
Görünen o ki; kendisine gösterilen tepkilerden sonra Ertuğrul Sağlam devam etmeyi düşünmüyor. Yüksel Yıldırım da kal demeyecek gibi görünüyor. Kulüp tarafından resmi bir açıklama yapılmadı ama görünen o ki Ertuğrul Sağlam yeni sezonda Samsunspor’un başında olmayacak.

Neden bitti ?
5 yıl sürmesi için plan yapılan bu evlilik şiddetli geçimsizlikle sonuçlandı ve 1,5 yılda bitti. Peki neden bitti?
En güzel cevabı Jose Mourinho veriyor; “20 yıl bir kulübü çalıştırmak mı? Bunun mümkün olduğunu sanmıyorum. Modern yaşam, yeni teknolojiler ve sosyal medya derken artık her şeyin bir etki yarattığını düşünüyorum. Arsene Wenger tek bir takımla özdeşleşen hocaların son örneğiydi.”
Futbolda uzun vadeli plan
Kuşkusuz en büyük etken Covid-19. Yüksel Yıldırım ve yardımcısı Mustafa Erkanat’ın Covid olması, uzun süre hastanede tedavi görmeleri Erkanat’ın vefatı yönetim boşluğu yaşanmasına neden oldu.
Bunun dışında sorun neydi Nuri Asan Tesisleri’nde…
Bir fabrikada, bir ofiste, bir şirkette her gün aynı işi yaparak aynı sonucu elde edebilirsiniz ama futbolda öyle olmuyor. Bir şirkette 2+2 = 4 ediyor ama futbolda 2+2 toplandığında bazen 3, bazen 4, bazen de 5 ediyor.
Futbol yönetimi, normal bir şirket yönetimiyle asla kıyaslanamaz. Her ikisinin farklı usuller gerektirdiğini, dinamiklerinin olduğunu bilmek, görmek, kabul etmek gerek. Samsunspor’u yönetenler holding için kendilerine başarı getiren usullerin burada da getireceğini düşündü ama olmadı.

Sahaya çıkan futbolcuların, onları maçlara hazırlayan antrenörlerin makine değil birer insan olduklarını, duygularının bulunduğu göz ardı edilmemeli. Samsunspor’u yönetenler ne yazık ki bu noktada eksik kaldı. Oyuncuların kalbine dokunmayı başaramadı.
Yönetenler, hakem faktörünün de, taraftarın sosyal medya üzerinden oluşturacağı baskıyı da, medyayla iletişimin bu işin bir parçası olduğunu bir an bile göz ardı etmemeliydi, ne yazık ki edildi.
Nuri Asan Tesisleri’nin kapılarını kapamak (Covid-19 sebebiyle yapıldığı söylendi ama bu doğrusu işin bahanesiydi), bir elin parmakları kadar kişiyle koca bir camiayı yönetmek mümkün değil, doğru da değil. Saha içinde güçlü olmanız yetmiyor, saha dışında da güçlü olmanız, camianın gücünü göstermeniz gerekiyor. Rakipler gösterdi hepimize ne yazık ki.
Samsunspor’da, başkandan başka kimse söz söyleyemiyor ya da söylediği söz itibar görmüyor. Bu durum en çok da başkanın kendisine zarar veriyor.
Transfere dair de birkaç kelime karalamak isterim.
Kadroya dahil edilen futbolcuların birçoğu özellikle yabancılar beklentileri karşılayamadı. Gereksiz yere alınan da, yanlış tercihle takımdan gönderilen de oldu. Performansının, kapasitesinin altında kalanlar da cabası.
Samsunspor kadrosundaki futbolcuların yeterliliği-yetersizliği, kariyeri, katkısı bir yana şunu belirtmek lazım. Aynı kalibrede birden fazla oyuncuyu kadroda barındırmak takım huzuru için her zaman tehdittir. Futbolcu sürekli oynamak ister, sahaya çıkacak takımda adının olmasını bekler.
Sürekli oynamayan futbolcularda performans dalgalanmaları olur, öz güven kaybı olur, küsme olur, kendisini değersiz hissetme olur. İyi niyetle kurulmuş, bol alternatifli geniş kadrolar çoğunlukla arzu edilen sonuçların alınamamasına sebep olur.
Gelelim Ertuğrul Sağlam’a;
Başarısızlığın faturasının kesileceği isimlerden biri de Ertuğrul Sağlam tabii ki. Sadece istatistikle eleştirilere yanıt verirseniz bu durum kendinizi kandırmaktan öte bir fayda sağlamaz.
Bir oyun anlayışına, felsefeye sahip olmak futbolda en önemli faktör. Bir başarının devamlılığı için ‘felsefenizin’ olması gerekir. Bu açıdan bakıldığında 1,5 yılda Ertuğrul Sağlam’ın oyun felsefesine dair bir şey göremediğimizi de üzülerek belirtmem gerekiyor.
Futbol takımında başarı yakalayabilmenin en önemli kriterlerinden biri adalet duygusunu inşa edebilmektir. Maalesef hoca, oyun olarak beklentiyi karşılayamadığı gibi adalet konusunda da sınıfta kaldı.
Sonuç olarak başkandan kaynaklanan yönetim boşluğu, hocanın takımı sevk ve idare ederken beklentileri karşılayamaması, en önemlisi futbolcuların hedef baskısının altında kalması bugünkü başarısızlığın kısa özeti.
Buradan ayağa kalkmak mümkün. Samsunspor ne badireler atlattı. Bunu da atlatacaktır. Ama Süper Lig için futbolcu transferinden, kariyerli hocadan daha önce düzeltilmesi gerekenler var.
Samsunspor’un birliğe, beraberliğe, dayanışmaya ihtiyacı var.
Sevgiye, saygıya, güvene ihtiyacı var.
İyi iletişime ihtiyacı var.
Ve sabıra ihtiyacı var.